Gelişen bir Okul Olabilmek

Gelişen bir Okul Olabilmek

Değişim ve gelişim… Günümüzde en çok kullanılan kelimeler arasında yer alıyor. Bilimsel ve teknolojik gelişmelerin hızı, değişen dünya koşulları; yaşamın her alanında olduğu gibi eğitimde de kendimizi gözden geçirmeyi, bu doğrultuda yenilikleri takip ederek sürekli gelişime ayak uydurmayı zorunlu kılıyor. ‘Okul Geliştirme’ çalışmaları bu anlamda okullara rehberlik etmenin yanında, gelişim stratejilerinin de belirlenerek hayata geçirilmesinde önemli bir rol oynuyor.

Okulun tüm birimlerini ve paydaşlarını kapsayan gelişim çalışmalarının yapıldığı bu süreç, sistematik ve sürekli gelişim yaklaşımına odaklanmaktadır. Bu nedenle, sürdürülebilir bir gelişim ve sürekli başarının ilk adımı olarak, çok iyi olduğumuz halde, iyinin daha iyisine ulaşabilmek için kendi özeleştirilerimizi/öz değerlendirmelerimizi yapmak başlangıç noktasıdır. Bir anlamda, okul ; ‘ Kurumların durumu sağlık gibidir, içeriye iyi bakarsan içerisi de dışarıya iyi bakacaktır.’ düşüncesinden hareketle kendi kendisine,
eleştiri-özeleştirisini yapan bir dost gözü ile bakarak, tüm süreci bütünsel olarak gözden geçirip, öz değerlendirmeye tabi tutarak, olması gereken iradi müdahaleyi yapacak; amaca uygun kararların ışığında başarı çıtasını daha da yükseltecek tir .

Okul ‘öz değerlendirme’ adı verilen bu çalışma sürecinde : “neredeyiz, nereye gitmek istiyoruz, öngördüğümüz hedeflerimize nasıl ulaşabiliriz…” vb sorularına yanıtlar aranmaktadır. Okulun tüm birimlerinde pozitif eleştiri kültürünün de yerleşmesine katkılar sağlayan bu çalışmalar sonunda ortaya çıkan veriler ile okulun güçlü yanları görüldüğü gibi gelişime açık yönleri de tespit edilerek kısa-orta-uzun vadeli planlamaların yapılabilmesi de mümkün olmaktadır. Bu yaklaşımın doğal sonucu olarak planlanan çalışmalar ve yapılan uygulamalar sürecin her aşamasında gözden geçirilerek her türlü yeniden düzenleme yapılabilir. Kullanılan iyi ve başarılı uygulamalar başka alanlarda da yaşama geçirilirken, yaratıcı ve ileriye taşıyıcı alternatif çözümler üretilir. Böylece güncellenme bir yanıyla da kesintisiz ve sürekliliğe bağlanmış olmaktadır. Buradan şu sonucu çıkarabiliriz: öz-değerlendirme ve okul geliştirme bir sonuç değil, uzun soluklu bir sürecin başlangıcı ve yakalanacak başarıların öznesidir.

Kendi gelişim alanlarını belirlemiş olan bir okul en başından itibaren tüm işleri iyi ve doğru planlayarak hedeflerini de net olarak ortaya koyacaktır. Günümüzde eğitim anlayışının temelinde yer alan yaşam boyu öğrenme ilkesi, okul geliştirmenin temelindeki sürekli ve sürdürülebilir bir gelişim anlayışı ile doğrudan örtüşmektedir.

Kendisini 21. yüzyılın insanını yetiştirmekle sorumlu gören, standartları yüksek, çağın koşullarını yakalayabilen, yaratıcı ve esnek bir eğitim/öğretim ortamı oluşturabilmek için çaba sarf eden okullarda ‘Okul Geliştirmeye’ verilen önem çok iyi anlaşılmış olup, bu konuda her geçen gün daha da ciddi çalışmalar yapılmaktadır.